Psikoloji Çalışmaları; 2020;40(2):599-623
Olumlu/Olumsuz Duygulanım ve Özgün Kişilik: Duygu Düzenleme Güçlüklerinin Aracı Rolü
F Curun, BB Tangör, EÇ Kaya
Maltepe Üniversitesi, İstanbul
Kişinin kendini bilmesi ve olası tüm dışsal baskılara rağmen kendine sadık
kalabilmesi temelinde tanımlanan özgün kişiliğin yordayıcılarını inceleyen
çalışmalar alan yazında görece sınırlı sayıdadır. Bu çalışmanın temel amacı,
olumlu/olumsuz duygulanım ile özgün kişilik arasındaki ilişkide duygu
düzenleme güçlüklerinin aracı rolünü incelenmektir. Çalışmada Otantiklik
Ölçeği, Olumlu ve Olumsuz Duygulanım Ölçeği ve Duygu Düzenleme
Güçlükleri Ölçeği olmak üzere Türkçeye çevrilmiş olan üç ölçek kullanılmıştır.
Bu çalışma İstanbul’daki bir vakıf üniversitesinin çeşitli bölümlerinde (sırasıyla
Psikoloji, Sağlık Yönetimi, Uluslararası Ticaret, İşletme, İş Sağlığı ve Güvenliği,
Eczacılık, Biyoloji, İngiliz Dili ve Edebiyatı) lisans ve lisansüstü olmak üzere
farklı sınıf düzeylerinde öğrenimine devam eden 184 üniversite öğrenci (120
kadın ve 64 erkek) ile yürütülmüştür. Katılımcıların yaşlarının ortalamasının
20.75 (SS= 1.97) olduğu bulgulanmıştır. Çalışmanın temel amacını test etmek
için PROCESS Macro kullanılarak iki ayrı aracılık analizi yapılmıştır. Bulgular,
duygu düzenleme güçlüklerinin hem olumlu duygulanım ile özgün kişilik, hem de
olumsuz duygulanım ile özgün kişilik arasındaki ilişkilerde kısmi aracı role sahip
olduğunu ortaya koymaktadır. Modellerden elde edilen sonuçlar incelendiğinde,
olumlu duygulanıma kıyasla olumsuz duygulanımın özgün kişilik üzerinde daha
güçlü etkiye sahip olduğu görülmüştür. Bulgulara göre, düşük düzeyde olumsuz
duygulanıma sahip olan bireylerin, olumsuz duygulanım düzeyi yüksek olan
bireylere kıyasla özgün kişiliğe ulaşma açısından daha avantajlı oldukları ileri
sürülebilir. Öte yandan, düşük düzeyde olumlu duygulanıma sahip olan bireylerin,
yüksek düzeyde olumlu duygulanıma sahip bireylere kıyasla özgün kişiliğe
ulaşma açısından daha dezavantajlı olduğu görülmektedir. Çalışmanın sonuçları,
duygu düzenleme güçlüklerinin azaltılmasını amaçlayan müdahalelerin,
bireylerin özgün kişiliklilerinin desteklenmesine imkân sağlayabileceğini ortaya
koymaktadır. Bunun özellikle olumsuz duygulanım düzeyi yüksek olan bireyler
açısından daha fazla öneme sahip olduğu ileri sürülebilir
Positive/ Negative Affectivity and Authentic Personality: The Mediator Role of Emotion Regulation Difficulties
The studies on predictors of an authentic personality (which is defined as knowing and being faithful to oneself
despite the possible influences of the external environment), are somewhat limited. The purpose of this study is to
examine the mediating role of emotion regulation difficulties in the relationship between positive/negative affectivity
and authentic personality. Three scales previously adapted to Turkish were used: The Authenticity Scale, The Positive
and Negative Affect Schedule and The Difficulties in Emotion Regulation Scale. The study was carried out with
184 students (120 females and 64 male) from a private university in Istanbul. The participants were from various
departments (psychology, health management, international trade, occupational health and safety, pharmacy, biology,
English literature) as well as from different class levels (from 1st to 4th class, graduate level). The mean age was 20.75
(SD = 1.97). To test the main aim of the study, two separate mediation analyses were carried out by using PROCESS
Macro. The results revealed that emotion regulation difficulties partially mediated the relationships between both
positive affectivity and authentic personality as well as negative affectivity and authentic personality. When the results
obtained from the models were examined, it was found that, compared to positive affectivity, negative affectivity had
a stronger effect on authentic personality. According to the results, it can be argued that compared to those with lower
levels of positive affectivity, those with higher levels of positive affectivity have a greater advantage in reaching their
authentic personality. Furthermore, compared to those who have lower levels of negative affectivity, those who have
higher levels of negative affectivity might be disadvantaged in reaching their authentic personality. The results of the
study reveal that interventions aimed at reducing emotion regulation difficulties may enable individuals to support
their authentic personality. It can be said that this is more important for individuals with high levels of negative
affectivity