Düşünen Adam: Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Dergisi; 2002;15(3):132-148
Zorunlu klinik tedavi sonrası yineleyici suç işleyen adli psikiyatri olgularının tanı ve suç niteliği açısından değerlendirilmesi
F Öncü, H soysal, N Uygur, F Özdemir, S Türkcan, D Yeşilbursa, G Alataş
Bu çalışma ile amaç, psikiyatrik bozukluğu nedeniyle ceza ehliyeti olmayan suçluların zorunlu klinik tedavi sonrasında yineleyici suç açısından durumlarını tespit etmektir. Bu nedenle zorunlu klinik tedavileri (ZKT) bittikten sonra yargı kararı gereği 1995-1996-1997 yıllarında hastaneden çıkarılan olguların, sonraki 4-7 yıllık süreçte geriye dönük tüm kayıtları incelenip, ulaşılabilenlerle kendileri ya da yakınları ile görüşülerek sosyodemografik özellikler, tanı, zorunlu ayaktan kontrollere geliş düzenleri, suç özellikleri ve yineleyici suç araştırılmıştır. Sosyodemografik, hastalık ve suça ait özellikleri belirlemek için hazırlanan bir genel bilgi formu ve suçların şiddetini belirlemek için şiddet derecelendirme ölçeği kullanılmıştır. Araştırmaya alınan, toplam 337 olgunun, % 5' inin (17) öldüğü, % 0.9' unun (3) kayıp olduğu öğrenildi. % 14.5 (49) oranında olguya hiçbir şekilde ulaşılamamıştır. Ölen, kayıp ve ulaşılamayan (17-3-49) olgular dışındaki 268 olgu istatistiki değerlendirmeye alınarak, ZKT sonrası yineleyici suçu olmayanlar (243; % 90.7) ve yineleyici suçu olanlar (25; % 9.3) karşılaştırılmıştır.
Olguların, sosyodemografik özellikleri incelendiğinde, KIE oranın, 1110, yaş ortalamasının 42, öğrenim süresinin ortalama 6 yıl, büyük bir kısmının bekar olduğu ve işçi olduğu, gruplar arasında anlamlı fark olmadığı saptanmıştır. Halen yineleyici suçu olanların belirgin olarak daha çok hastane ya da cezaevinde yaşadığı belirlenmiştir.
Olguların çoğunluğunun psikoz (% 57) olduğu, büyük bir kısmını (% 34) şizofrenlerin oluşturduğu, yineleyici suç işleyenlerde alkol-maddeye bağlı bozuklukların ve duygudurum bozukluğu (manik atak) oranın arttığı , % 25 oranında komorbidite olduğu, daha çok daha kişilik bozukluğu ve/veya alkol-madde kötüye kullanımı olduğu ancak arada istatistiki fark olmadığı saptanmıştır.
ZKT'de söz konusu olan suç ile sonrasında işlenen suç özellikleri açısından anlamlı farklılık saptanmamıştır. Suçlar büyük oranda kişiye yönelik ve orta şiddette suçlardır. Hedef kitle çoğunlukla tanıdıklar, aile üyeleri ve akrabalar olmuştur. ZKT'de ortalama 330 gün kaldıkları, yineleyici suçu olanların daha çok tedaviye uyumsuzluk gösterdikleri ve daha kısa süre hastanede kaldıkları belirlenmiştir. ZKT sonrası ortalama 2 kez kontrol olmaları gerektiği halde sadece 5 kez kontrol oldukları ve bu sayının yineleyici suçu olanlarda (2 kez) belirgin olarak daha az olduğu saptanmıştır.