Tüm dünyada alkol ve madde bağımlılığı, madde kullanımına bağlı ortaya çıkan bozukluklar önemli bir halk sağlığı sorunu olarak görülmektedir. Alkol ve tütün dışında kalan bağımlılık yapıcı madde kullanım oranları yüzde 0.3 ve yaşam boyu en az bir maddeyi kullanma yüzde 1.3-1.5 arasında bildirilmiştir. Genç nüfus içinde alkol ve tütün düzenli kullananların yüzde 15 oranında olduğu bildirilmektedir. Alkol ve madde kullanımı günümüzde özellikle ergenleri ve genç erişkinleri etkilemekte ve ruhsal toplumsal birçok soruna neden olmaktadır.

Damgalama sosyal grup içinde kişinin farklııkları nedeniyle olumsuz ayrımcılığa maruz kalmasını tanımlamaktadır. Ruhsal hastalıklara yönelik damgalama hastanın etkin bir tedaviye ulaşmasını engellediği için önemli bir sorundur. Alkol ve madde bağımlılarına yönelik damgalama şizofren hastaları ile benzer düzeydedir. Alkol ve madde bağımlılarına yönelik damgalama, bağımlıların kişilik özellikleri, suç işleme durumları, cinsiyet özellikleri, kullanılan maddenin özellikleri, işsizlik, medeni durumları, komorbid ruhsal hastalıkların olması gibi bazı özelliklerden doğrudan etkilendiği tanımlanmıştır. Yasal olmayan madde kullanımı ve kültürel özellikler damgalamanın diğer önemli bir nedenidir. Alkolik ve madde bağımlılarını tedaviye dirençli, değişim konusunda isteksiz olduklarını farz etmek, ahlaksal bir sorun olarak ve kişisel tercih olarak bakmak damgalanma için olumsuz özelliklerdir. Damgalamanın önüne geçmek için bağımlılığı biyopsikososyal bir model içinde hastalık olarak ele almak, hekim eğitiminde bağımlılık konusuna önem vermek, bağımlılık konusunda yapılacak araştırmaları desteklemek, bağımlılığın tıbbi ve psikososyal tedavisine vurgulama yapmak, yasal düzenlemeler ile ceza konusunda iyileştirmeler yapmak, sürekli eğitim toplantıları ile bağımlılık konusunda farkındalığı artırmak gerekir.

Damgalanma, bağımlıdaki eş tanı ve diğer özelliklere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Özellikle kişilik bozuklukları, dürtüsel ve saldırgan davranışlar, davranım bozuklukları ve suç işleme gibi özelliklerin bağımlılarda sık görülmesi bağımlıların damgalanmasına olumsuz katkıları olmaktadır. Üstelik olumsuz özellikleri ön plana çıkaran yazılı ve görsel basın bağımlı kişilerde damgalanmaya katkı sağlamaktadır.

Sağlık çalışanlarında, hemşirelerde, pratisyen hekimlerde ve hatta psikiyatristlerde bağımlı kişilere yönelik olumsuz tutumlar olmaktadır. Bu hastalar madde etkisi altındayken acil servislerde hor görülmesi az rastlanan bir durum değildir. Sağlık çalışanları arasında alkol ve madde bağımlılığının ahlaksal bir sorun ya da kişisel bir tercih olarak görmek, bağımlının olumsuz ayrımcılığa maruz kalmasına neden olmaktadır.1

Damgalanmanın bağımlı üzerindeki en önemli etkisi etkili bir tedavi ve değerlendirme sürecinden yoksun kalmasıdır. Bu durum bağımlının sosyal olarak izole olması, maddeyi kullanmayı sürdürmesi, işsizlik, evlilik sorunları damgala-nan bağımlıda kaçınılmaz olarak görülür. Bağımlılık tedavisi süreci kişi üzerinde utanç ve suçluluk düşünceleri yaratabilir. Bunların hepsi bağımlı kişilerde olumsuz etiketlenme yaratabilir.

Alcohol and substance dependence, substance-related disorsders is a major public health concern in all over the countries. The prevalence rates of addictive substances other than alcohol and tobacco use are 0.3% and a lifetime rate of at least one substance use has been reported as 1.3-1.5%. Regular use rate of alcohol and tobacco among the young people are reported to be 15%. Today, alcohol and substance use disorders especially effects adolescents and young adults and causes multiple social and mental problems.

Stigma is described a negative labeling due to person’s differences in social group. Stigma towards to mental disorders is a major issue because prevent of the patients reaching effective treatment. Stigmatization of alcohol and substance addicts is similar with schizophrenia patients. Stigma toward to alcohol and substance addicts are affected some features directly from personality differences, crime status, sex differences, use of substance characteristics, unemployment, marital status, comorbidities with mental disorders had been described. Illegal substance use and cultural features are the other important factor of stigma. Alcoholics and substance abuser are often presumed to have resistant to treatment, lack the motivation to change, view of moral issue and personal preference are negative factors for the stigma. To prevent or reduce of stigmatization have to approach the addiction as a within the biopsyhosocial concept as a medical disease, attach importance to addiction in the medical education, to support the research on addiction, to emphasis on medical and psychosocial treatment of addictions, to make improvements on the criminal law, to raise awareness about the addictions with the continuing education session.

Stigmatization might occur depend on comorbidities and other characteristics of addicted person. Especially, some frequently seen features as personality disorders, impulsive and aggressive behavior, conduct disorder and crime might be effected stigmatization in addicted person. Also, press resources with visual and written materials forwards the negative features contribute to stigmatization of addicted person.

Health professionals, nurses, general practitioners and even psychiatrist have negative attitudes towards to addicted persons. These patients under the influence of addictive substance experience an underestimate behavior by the emergency staff personals is not exceptional situation. Alcohol and drug addiction seems to be a moral problem or personal preference among the health professionals, these perspective lead to negative discrimination on addicted person.

Most prominent effect of stigmatization on addicted person who don’t reach effective treatment and evaluation application. Thereafter, addicted person might be more isolated from social environment and continue the use of substance, unemployment, marital problems inevitably seen in stigmatized dependent patients. Treatment procedure of dependence might be cause of shame and guilt in dependent person. These of all features in dependent persons would be negative labeling effects.