Uyku klasik bir tanımla hayatımızın üçte birini geçirdiğimiz istemli bir bilinçsizlik halidir. Her akşam, sabah dinlenmiş ve rahat bir şekilde uyanmak isteğiyle kendimizi yatağa bırakır ve kolaylıkla uyuruz. Çoğumuz sabah uyandığında uykusunu almış, dinlenmiş ve ertesi güne hazırdır. Birçok insan için sıradan bir süreç olan uyumak ve uyanmak hali bazılarımız için tam bir kabustur. Uykuya bir türlü kavuşulamaz veya gece boyunca sık sık uyanılır, sabah dinlenmemiş olarak kalkılır, gün boyunca bitmeyen bir uyku isteği sürüp gider. Uyku tıbbı kısaca yukarıdaki gibi sıralanabilecek sorunların altında yatan yüze yakın hastalığı inceler. Bu alanın en önemli inceleme yöntemi ise polisomnografi denen tetkiktir.
Polisomnografi uyku süresince birden fazla parametreyi senkron olarak kaydetme işlemidir. Yaklaşık 50 sene önceki uyku araştırmalarında polisomnografi uykunun normallerini ortaya koymak amacıyla kullanılmış, bu gün ise polisomnografi normal uykuyu araştırmanın yanında sıklıkla uyku bozukluklarını incelemek amacıyla kullanılmaktadır.
ilk polisomnografik kayıt ve skorlama sistemi 1967 yılında bir grup araştırmacı tarafından normal uykunun incelenmesi ve skorlanmasına kurallar getirmek amacıyla yapılmış ve Rechtschaffen ve Kales tarafından yayınlanmıştır. Günümüze kadar halen kullanılmakta olan bu ilk skorlama kılavuzunun yayınlanması sonrasında uyku ile ilgili gelişmeler hızlanmıştır. Hızla gelişen uyku tıbbı ve hastalıkları normal uykunun kaydı ve skorlanması amacıyla hazırlanmış eski kılavuzun yetersizliğini her geçen gün daha çok gözler önüne sermiştir
Kapsamlı bir uyku skorlama kılavuzuna olan ihtiyaç, 2007 yılında Amerikan Uyku Tıbbı Akademisi (American Academy of Sleep Medicine) tarafından da farkedilmiş ve yeni bir uyku ve uyku ile ilişkili olayların skorlanmasını da içeren "Uyku ve Uyku ile ilişkili Olayları Skorlanma Kılavuzu" hazırlanmaya karar verilmiştir.
2008 yılının Temmuz ayından itibaren tüm dünyada kullanıma geçecek olan yeni kılavuz Mayıs 2007 de yayınlanmıştır ("The AASM Manual for the Scoring of Sleep and Associated Events - Rules, Terminology and Technical Specifications"). Gelişen bir tıp alanında kılavuzun zamanla yetersiz kalacağı başlangıçtan itibaren öngörülmüş ve gelişime açık bir kılavuz olarak tasarlanmıştır.
Kılavuzun temeli araştırmacı gruplar tarafından yapılan yaygın bir literatür taramasına dayanmaktadır. Elde edilen veriler ışığında kurallar öneri (recommended), alternatif veya tercihe bağlı (optional) olarak sıralanmıştır. Tercihe bağlı olarak bırakılan kurallar sık görülmeyen, henüz tıbbi önemi bilinmeyen ya da üzerinde bir görüş birliği sağlanamayan durumlar için kullanılması klinisyene bırakılmış kurallardır. Önümüzdeki yıllarda elde edilecek veriler ışığında gerek görüldüğünde kurallar değiştirilebilecektir.
Uyku ve ilişkili olayları skorlama kılavuzunun getirdiği birçok yenilik vardır. Kılavuzun detaylarından bahsetmeden önce bu yeniliklerden kısaca bahset¬mekte yarar vardır.
Kılavuz sadece uykunun nasıl kaydedileceği ve nasıl skorlanacağı konusunda yol göstermekle kal-mamakta, uyku ile ilişkili olayların skorlanmasına da açıklık getirmektedir. Kılavuzun son bölümünde ise elde edilen verilerin nasıl raporlanacağı belirtilmektedir.
İlk bölümde uykunun skorlanması öncesinde hangi parametrelerin, nasıl kaydedileceği bildirilmiştir. Sonraki bölümlerde uyku ile ilişkili olayların skorlanmasına yönelik kurallar bildirilmiştir.