Türk Psikoloji Yazylary; 2023;26(51):1-10
Soy içi C57BL/6JFarelerde Beklentisel Bulantı ve Kusma Modeli
Ç F İlhan, S Kışlal
Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Ankara
Beklentisel bulantı ve kusma (BBK) kemoterapinin en yaygın görülen yan etkilerinden biri olup, klasik koşullamanın örneği olarak kabul edilmektedir. Kemoterapide kullanılan ekipmanlar, kliniğin kokusu, hemşirelerle etkileşim gibi nötr uyaranlar, bir ya da daha fazla kemoterapi seansından sonra hastalık ile eşleştirilerek koşullu uyarıcı haline gelebilmektedir. Bu
eşleştirme sonucunda kanser hastaları aynı çevresel uyaranlarla tekrar karşılaştığında koşullu tepki yani BBK gösterirler.
Sıçanlar ve soy dışı fareler kullanılarak yapılan klinik öncesi araştırmalarda, kanser hastalarında görülen BBK benzeri bir
durumu modellemek için lityum klorür (LiCl) gibi bulantı ortaya çıkaran ilaçlar, çevresel uyaranlarla birden çok koşullama
oturumu ile eşleştirilmiştir. Bu paradigma koşullu çevre itinmesi (KÇİ) olarak adlandırılmaktadır. Bu çalışmamızda soy içi
C57BL/6J farelerde, kanser hastalarında görülen BBK’yı taklit eden bir hayvan modeli oluşturmak amacıyla LiCl ile ortaya çıkan hastalık ile yeni bir çevrenin eşleştirildiği tek bir koşullama uygulandı. İlk deneyde, 30 dakika süren bir koşullama
oturumunda farelere hastalık oluşturmak için 4.5 mEq/kg dozunda LiCl enjekte edildi. İkinci deneyde ise LiCl 6 mEq/kg
ve 7.5 mEq/kg dozunda uygulandı. Kontrol hayvanlarına ise her iki deneyde izotonik sodyum klorür (NaCl) enjeksiyonları
yapıldı. Koşullamadan 3 gün sonra gerçekleştirilen bellek testinde, hayvanlar koşullama kafeslerine 30 dakika maruz bırakılarak su ve sükroz tüketimi ölçüldü. Her iki deneyde de bellek testinde deney ve kontrol grupları arasında sıvı tüketimleri
açısından herhangi bir anlamlı fark gözlenmedi. Bu durum tek bir koşullama oturumunun, soy içi farelerde yetersiz kalması, hayvanların LiCl toksisitesine karşı duyarsız olması veya nöronal süreçlere bağlı olarak KÇİ öğrenmesinin gerçekleşmemesinden kaynaklanıyor olabilir. Aynı zamanda sıvı tüketimi KÇİ öğrenmesini göstermede yetersiz kalmış olabilir.
SummaryAnticipatory Nausea and Vomiting in C57BL/6J Inbred Mice
Anticipatory nausea and vomiting (ANV), an instance of classical conditioning, is one of the side effects of chemotherapy
treatment. After one or more treatment session, neutral stimuli such as chemotherapy equipment, smell of clinic, interaction with nurses can become conditioned stimuli as they are associated with illness. As a result, cancer patients show
conditioned response (ANV), when they re-encounter same environmental stimuli. Nausea-inducing drugs such as lithium
chloride (LiCl) are paired with contextual cues in multiple conditioning cycles to recapitulate ANV in rats and outbred
mice. This paradigm is called conditioned context aversion (CCA). In this study, one conditioning trial was conducted
during which a novel context was paired with LiCl in inbred C57BL/6J mice to create a novel animal model of ANV. In
the first experiment, mice were injected with LiCl at a dose of 4.5 mEq/kg during the 30-minute conditioning trial. In the
second experiment, LiCl was administered at the doses of 6 mEq/kg and 7.5 mEq/kg. Control animals were given isotonic
sodium chloride (NaCl) injections. Retention tests were performed 3 days after conditioning by re-exposing animals to
conditioning cages for 30 minutes and water/sucrose consumption was measured. No significant difference was observed
between the fluid consumption of the experimental and control groups during retention tests in both experiments. Lack of
CCA learning may be due to the inadequacy of single conditioning, the insensitivity of animals to LiCl toxicity, or neuronal processes. It is also possible that fluid consumption may not sensitive to demonstrate CCA learning