Amaç: Kişilik özellikleri ve erken dönem uyumsuz şemalar, depresif duygudurumun ve dolayısıyla depresyonun ortaya çıkmasında, sürdürülmesi ve tedavisinde rol oynamaktadır. Özellikle kişinin mizacının erken dönem uyumsuz şemalarının gelişimi üzerinde etkili olduğu düşünüldüğünde, her iki özellik ruh sağlığıyla yakından ilişkilidir. Bu doğrultuda, bu çalışmanın amacı mizaç ve karakter özellikleri ile şemaların ilişkisini incelemek ve bu özelliklerin depresif belirtileri açıklamadaki rolünü ortaya koymaktır. Şema gelişiminin mizaç özelliklerinden etkilendiği fikrinden ve alanyazındaki bulgulardan hareketle çalışmanın bir diğer amacı zarardan kaçınma mizaç özelliği ile depresif belirtiler arasındaki ilişkide erken dönem uyumsuz şemaların aracı rolünü incelemektir. Yöntem: Çalışmaya 205 üniversite öğrencisi katılmıştır. Katılımcılar Mizaç ve Karakter Envanteri, Young Şema Ölçeği- Kısa Form 3 ve Beck Depresyon Envanterini doldurmuşlardır. Bulgular: Zarardan kaçınma mizaç özelliği ile kendini yönetme ve iş- birliği yapma karakter özelliklerinin erken dönem uyumsuz şemalarla ilişkili olduğu görülmüştür. Kopukluk şema alanı, zarardan kaçınma ve kendini yönetme özellikleri depresif belirtileri istatistiksel olarak anlamlı şekilde yordamıştır. Ayrıca cinsiyetin etkisi kontrol edildiğinde zarardan kaçınma ile depresif belirtiler arasındaki ilişkiye kopukluk ve yüksek standartlar şema alanları aracılık etmiştir. Sonuç: Bulgular şema kuramının öne sürdüğü, mizacın erken dönem uyumsuz şemaları etkilediği fikrini desteklemiştir. Bulguların depresyonu önleme çalışmalarına ve depresif bireylerin tedavilerine ışık tutacağı düşünülmektedir. Ek olarak sonuçlar depresyon tedavisinde şema terapinin kullanımının etkili olabileceğini akla getirmektedir.

Objectives: Personality traits and early maladaptive schemas (EMSs) play an active role in the emergence, maintenance, and treatment of depressive mood. Studies draw attention to the close relationship between temperament and character traits, EMSs, and depression. The first aim of this study is to examine the relationships between temperament, character traits, and EMSs. Secondly, we were interested to observe whether or not these variables explained depressive symptoms. Lastly, based on the previous findings and the idea that the development of EMSs is affected by temperament traits, the mediating role of EMSs in the relationship between harm avoidance and depressive symptoms was investigated. Method: Personal Information Form, Temperament and Character Inventory, Young Schema Questionnaire Short Form-3, and Beck Depression Inventory were applied to 205 undergraduate students (68% women). Results: Results showed the significant correlations among harm avoidance temperament trait, self-directedness, cooperativeness character traits, and with most of the EMSs. The disconnection schema domain, harm avoidance, and self-directedness personality traits predicted depressive symptoms. Moreover, controlling the gender effect, disconnection and unrelenting standards mediated the relationship between harm avoidance and depressive symptoms. Conclusion: The findings supported the idea suggested by the schema theory that the temperament traits affect EMSs. We believe that these findings can support studies towards depression-prevention as well as the treatment of depressive individuals. Even without interfering with temperament characteristics of individuals, depressive symptoms might be reduced by working only with some of the EMSs.