Beden patolojileri arasında önümli bir yeri olan Bulumiya Yunanca limos (açlık) ve bous (öküz) sözcüklerinden türetilmiştir. Bulimiya terimi en az iki tarihsel sözvük anlamına sahiptir: " Öküzinki kadar büyük bir açlık" ya da "Bütün bir öküzü yiyecek boyutta açlık". Bulimiya nevrozada aşırı miktarda yiyeceği kısa sürede yeme ve bunun sonucu olarak kilo almamak için egzersiz gibi yöntemlerle bu yiyecekten kurtulma çabası görülür. Bulimiya nevrozanın Klinik özelliklerine göz attığımızda kilo alma korkusu ile karşılaşırız. Ancak bu korkuya karşı koyulamayan bir yeme arzusuyla tetiklenen aşırı yeme atakları eşlik etmektedir. Böylece çoğu zaman kusmak veya yanı sıra benzer etkide eylemlerde bulunmak bu atakların şişmanlatıcı etkisini engellemek için bir ritüel olarak gerçekleşir hale gelmektedir. Bu çalışmada 8 yıllık hemen hemen her yediğini kusan 23 yaşında bir kadın hasta olgusu sunulacaktır. Bulumiya nevrozaya ait kronik ve yoğun seyir ile birlikte; sınır yapılanmanın varlığının da dikkat çektiği bu olgu Rorschach testindeki yansımaları üzerinden tartışılacaktır.

Bulimia, which is one of the most important subjects in body pathologies, is originated from Greek words limos (hunger) and bous (cow) words. Bulimia as a term suggests having the appetite of an ox, as well as the ability to consume an ox, or as much as an ox. Eating extreme portions in a short time and doing exercise or such things to be able to not put on weight is seen in bulimia nevrosa. If we go through clinical features of bulimia nevrosa, we come across with obesophobia. In spite of obesophobia binge eating attacks, which are included by an irresistible desire for food, is observed. Usually vomitting or doing similar actions occur to prevent from fattening effect of these atteacks. A woman patient in the age of 23 eho vomits almost everything she eats for eight years will be presented in this study. Apart from chronic bulimia nevrosa, borderline disorder also stands out in this case and will be disscussed in the light of Rorschach test results.