Amaç ve gerekçe: Bu çalışmada ayaktan izlenen obsesif kompulsif bozukluk (OKB) olgularının psikososyal özelliklerinin belirlenmesi amaçlandı. Yöntem: Çalışmaya peak 1995-Ocak 1996 tarihleri arasında ÇÜTF Psikiyatri polikliniğine başvuran ve DSM-İV ölçütlerine göre OKB tanısı alan 26 kadın, 16 erkek alındı. Çalışmada Maudsley Obsesif Kompulsif Soru Listesi (MOKŞL), Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ), Spielberger Durumluk ve Sürekli Kaygı Envanteri (durumluk-SKE 1 ve sürekli SKE-2) uygulandı . Obsesyon ve komplikasyonlar Yale-Brown Obsesyon Kompulsiyon Ölçeği'ne (Y-BOKÖ) göre sınıflandırıldı. Sonuçlar: Hastaların yaş ortalaması 33.6+9.23, hastalığın başlangıç yaşı ortalaması ise 19.0±6.6 idi. Hastalığın başlangıç yaşı kadınlarda erkeklere göre anlamlı olarak daha düşüktü. Hastalığın başlangıcıyla psikiyatrik yönden yardım amacıyla yapılan başvuru arasında geçen süre 10.1 ±7.9 yıl olarak belirlendi. Hastaların % 23.8'i ilk ya da tek çocuktu. % 71.4 ünün birinci derece, % 40.5 i nin ikinci derece yakınlarında da ruhsal hastalık öyküsüne rastlandı. Hastalık sıklıkla (% 81) sinsi başlamakta ve süreğen gidiş göstermekteydi. Hastaların % 69'unda hastalık başlamadan önce önemli bir yaşam olayının olduğu belirlendi. BDÖ, SKE 1 ve 2 puanlan kadın ve erkek hastalar arasında farklılık göstermezken, MOKSL puanlan kadınlarda anlamlı olarak daha yüksek bulundu. MOKSL'nin alt boyutlarından temizlik ve yavaşlık puanlan da kadınlarda erkeklere göre anlamlı olarak daha yüksekti. Benzer biçimde, Y-BOKÖ'ne göre de kadınlarda kirlenmeyle ilgili obsesyonlann ve temizleme/yıkama kompulsiyonlarmm erkeklerden daha sık görüldüğü belirlendi.
Değerlendirme: Sonuçlar OKB belirtilerinin erken erişkinlikte başlayıp süreğen gidiş gösterdiğini, kadınlarda başlangıç yaşmın daha düşük olduğunu, hastalann çoğunluğunun ilk ya da tek çocuk olup, hastalığın fenomenolojisinin kadın ve erkeklerde farklı olduğunu göstermektedir.

Aim and object: The aim of the study was to examine the psychosocial characteristics of the outpatients diagnosed as obsessive compulsive disorder (OCD).
Method: The sample consisted of 26 women and 16 men with OCD diagnosis made according to DSM-IV, who applied treatment at the Psychiatry Department of Çukurova University Hospital, from January 1995-January 1996. Maudsley Obsessive Compulsive Symptom Checklist (MOCSL), Beck Depression Inventory (BDI), Spielberger Anxiety Inventory (stait-STAI 1 and trait-STAI 2) were used in the study. Obsessions and compulsions were classified according to Yale-Brown Obsessive Compulsive Scale (Y-BOCS). Results: The mean age of the patients was 33.6±9.23, the mean age of the onset was 19.0±6.6, and women had an earlier onset of illness. There was an average of 10.1 ±7.9 [year]s between time of onset and time patients first sought treatment for psychiatric help. 69 % of the patients had a stressfull life event before the onset of the illness. 23.8 % were either first born or the only child. 71.4 % of the first degree relatives of the patienfe had an history of some psychiatric disorder. The majority of the patients exhibited a chronic course (81 %). There was no gender difference in the scores of BDI, STAI 1 and 2, whereas the total, cleaning and slowness scores of MOCSL were higher among women. Similarly, obsessions including contamination and cleaning compulsions defined according to Y-BOCS were found to be more common among women. Discussion: Results indicated that the onset of the symptoms of OCD began in early adulthood, the disease had a chronic course and the women had an earlier onset, most of the patients were either first born or the only child and the phenomenology of the disease showed differences among women and men.