Edinsel İmmün Yetmezlik Sendromunun
(Acquired Immunodeficiency Syndrom, AIDS)
tanımlandığı ilk yıllarda araştırmacılar primer
olarak hastalığın önde gelen bulguları olan
immunolojik ve onkolojik bulguları üzerinde
yoğunlaşmışlar, nörolojik bulgulara yönelik değerlendirmeler
AIDS ile birlikte görülen fırsatçı infeksiyonlar
ve santral sinir sistemi lenfoması ile sınırlı
kalmıştır. Ancak bir retrovirus olan HIV'i n (Human
Immunodeficiency Virus) etken olarak belirlenmesinden
sonra hastalığın serolojik olarak tanımlanabilmesi
ve kliniğinin erken ve geç dönemlerde
daha iyi değerlendirilmesi mümkün olmuş ve geç
dönemlerde daha sık görülen demans ve nörolojik
bulgular ve HIV infeksiyonu ilişkisini ortaya koymak
araştırıcıların ilgi odağını oluşturmaya
başlamıştır