The Journal of Neurobehavioral Sciences; 2017;4(3):94-94
Türkiye'de norobilim çalışmaları
C Taş
Üsküdar Üniversitesi, İstanbul
Bundan 4 yıl kadar önce yayın hayatına başlayan
Nörodavranış Bilimleri Dergisi (Jounal of Neurobehavioral
Sciences) ülkemizin multidisipliner nörobilim alanındaki tek
dergisi olma ünvanını taşımaktadır. Yayın hayatına yalnızca
ingilizce makale kabul ederek başlayan JNBS bildiğiniz gibi
2017 yılı başından beri türkçe makale kabulünede başladı
ve bu yenilik ile birlikte oldukça verilmli bir yılı geride
bıraktı. Yayınladığı araştırma makalesi sayısında ulusal ve
uluslararası indeksler düzeyinde hedefleri tuturan JNBS,
saygın indekslere başvurularını tamamlamış ve gelecek
önerilere göre yoluna devam edecektir.
Nörobilim alanındaki baş döndürücü gelişmeler Türkiye’
de bu alanda çalışan akademisyenleri ve yeni başlayan
gençleri de harekete geçirerek, nörobilim alanında
yüksek lisans ve doktora programlarına kaytılımalarda
logaritmik bir artış gözlendi. Eğitim alanındaki bu artışın
akademik yayınların sayısına ve kalitesinde yansıyacağı
düşünüldüğünde multidisipliner nörobilim temalı
dergimizin gelecek yıllarda ülkemizin bu alandaki öncüsü
olacağı kanaatindeyim.
Bu sayıda psikiyatrinin önemli bir bozukluğu olan
çocukluk çağı dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ile günlük yaşamdaki kişilier arası ilişkilerin bilişi olan
sosyal bilişin etkisini inceleyen Kırtıl ve arkadaşalarının
çalışması, ve aslında sadece nörobilişsel bozulmanın
değil sosyal bilişsel bozulmanında dikkar eksikliği olan
çocuklarda önemli bir işlev kaybı olduğunu göstermeleri
önemli bir literatür katkısı olarak göze çarpmıştır. Ayrıca
Berkol ve arkadaşları Bipolar Bozuklukta sürdürüm
tedavisi ve klinik özelliklerini inceleyen araştırması
bir başka klinik nörobilim çalışması olarak bu sayıda
yer almıştır. Kliniki nörobilim çalışmalarının yanında,
moleküler nörobilim alanında yapılan bir çalışmada Yüksel
ve arkadaşları yaptıkları genetik çalışmada sporcularda
bilişsel becerilerin atletik performans üzerindeki
etkisinin poligenik veya multifaktöriyel mekanizma ile
açıklanabilieceğini göstermiştir. Son olarak Çocukluk
çağı istismarınının nörobiyolojisi ile ilgili ilginç bir gözden
geçirme sunarak travmanın beyin üzerindeki kronik
etkileri Alpay tarafından kaleme alınmıştır. Yukarıda bahsi
geçen yayınların yanında dergimizin bu sayısında yer
alan tüm akademisyenlere katkılarından ötürü teşekkür
ederek hepinize mutlu, sağlıklı ve nörobilim dolu bir yeni
yıl dilerim.
Neuroscience studies in Turkey