Geçmişte psikotik bozukluklarda daha yaygın olduğu düşünülen Schneider tarafından tanımlanan belirtiler (STTB) son dönemde yapılan çalışmalarda dissosiyatif bozukluk ve bipolar afektif bozukluk gibi diğer bazı psikiyatrik bozukluklarda da gösterilmiştir. Bunun sonucu olarak da DSM 5’te STTB’e şizofreni tanısındaki özellikli atıf tanı sisteminden kaldırılmıştır. Biz bu çalışmada STTB’i olan iki vakayı sunmayı amaçlıyoruz. Sunulan olgularda STTB’e ilave olarak amnezi ve füg belirtilerinin varlığı ve bu belirtilerin stresli yaşam olayları ile ilişkili olması nedeniyle dissosiyatif bozukluk tanısını da akla getirmekteydi. Bundan dolayı antipsikotik tedavi yerine uygulanan psikoterapötik müdahale ve psikolojik stresörden uzaklaşma yaklaşımlarının STTB açısından da fayda sağladığı gözlemlendi. STTB’in DSM 5’te psikoza özellikli atıfın çıkarılması diğer bozukluklarda da STTB’in klinisyenlerin dikkatini çekmesine neden olacaktır. Böylece bu değişiklik dissosiyatif bozukluk ve bazı bipolar afektif bozukluk olgularının daha iyi tanınmasını sağlayabilir ve hastaların gereksiz yere yüksek doz antipsikotik tedavi almasının önüne geçebilir.

Thought to be more common in psychotic disorders in the past, Schneiderian symptoms (SS) were also observed in other disorders such as dissociative disorders and bipolar disorders. As a result of this, specific attribution of Schneiderian first rank symptoms was eliminated from diagnostic criteria of schizophrenia in DSM-5. In this article, we aim to present two cases having schneiderian symptoms. Since these cases had additional symptoms such as amnesia, fugue, and Schneiderian symptoms related to psychosocial stressors, we also suggested that these patients might have dissociative disorders. In terms of Schneiderian symptoms; instead of antipsychotic treatments, psychotherapeutic interventions and removal from psychogenic stressors can be considered in management of these cases. In DSM-5 the elimination of specific attribution of SS in psychosis results in clinician’s drawn attention to this issue in other disorders. Therefore, this alteration may provide better diagnosis of dissociative disorders and bipolar disorders and prevent these patients’ from taking high dose antipsychotic treatments unnecessarily.