Meslekten bir felsefeci, bugün bizim psikiyatride fenomen (görüngü) ve fenomenoloji (görüngübilim) kavramlarını kullandığımız anlamları görseydi, herhalde çok şaşırır; "yanlış, olamaz" gibi sözler sarfederdi. Bu duaım, feslefe ve psikiyatri arasındaki derin uçurum noktalarından biri olan fenomenoloji sorununu mutlaka, gündemimize anlamazı zorunlu kılmaktadır. Almanların Hegel ve Heidegger ile birlikte ünlü büyük "3H" fi- lizoflarından birsi Husserl'in dilimize ilk kazandırılmış yapıtı olan 'Kesin Bir Bilim Olarak Felsefe'nin yayınlanması dolayısıyla, bu zorunluluğu bir ölçüde yerine getirebilmek amacını taşıyorum.