Nöropsikiyatri Arşivi; 2012;49(4):286-293
Alkol Bağımlısı Olguların Sağlıklı Kontrollerle Emosyonel Şemalar Yönünden Karşılaştırılması ve Klinik Özelliklerle İlişkisi
A Ekinci, O Ekinci, H Türkçarpar, H Özbay
Yozgat Devlet Hastanesi, Yozgat, Türkiye
Amaç: Duygusal şemaların bilişsel-davranışcı terapi (BDT) sürecinde terapotik
değişime direncle yakın ilişkili olduğu one sürülmüş ve ozellikle anksiyete
bozukluklarında işlevsel olmayan duygusal şemaların terapiye direncteki rolü
vurgulanmıştır. Bu bağlamda terapi sürecinde değişime direnç gösterdiği iyi bilinen
alkol bağımlısı olguların işlevsel olmayan emosyonel şemalarının açığa çıkarılması
önemli olabilir. Dolayısı ile bu çalışmada, alkol bağımlılığı tanısı alan hastalarda işlevsel
olmayan emosyonel şemaları saptamayı ve bazı klinik özelliklerle şemalar arasındaki
ilişkileri incelemeyi amaçladık.
Yöntem: Bu çalışmaya 2005-2009 yılları arasında DSM-IV’e göre alkol bağımlılığı
tanısı almış ve yoksunluk tedavisi için yatırılmış 60 hasta ile yaş, cinsiyet ve eğitim
düzeyleri ile uyumlu 40 sağlıklı kontrol dahil edilmiştir. İki gruba disfonksiyonel şema
aktivasyonlarını belirlemek için Leahy Emosyonel Şema Ölçeği, Alkol İsteği İle İlgili
İnançlar Ölçeği, relaps riskini belirlemek için Relaps Öngörme Ölçeği, Beck
Depresyon Envanteri ve Beck Anksiyete Envanteri uygulandı.
Bulgular: Alkol bağımlısı olguların “Suçluluk”, “Ruminasyon”, “Suçlama”,
“Duygulara Yalın Bakış” ve “Süreklilik” emosyonel alt şema puanlarından anlamlı
olarak daha yüksek puan aldıkları bulundu . Diğer yandan “Anlaşılırlık”, “Uzlaşı”,
“Kontrol Edilemezlik” ve “Duyguları Kabullenme” emosyonel alt şema puanlarından
ise anlamlı olarak kontrol grubundan daha düşük puan aldıkları saptandı. Alkol inanç
ölçeği puanlarının anlaşılırlık, suçluluk ve suçlama ile anlamlı ilişkili olduğu bulundu.
Ayrıca bazı emosyonel şema alanlarının depresyon, anksiyete düzeyleri ve relaps
olasılığı ölçek skorları ile anlamlı ilişkileri olduğu bulundu.
Sonuç: Çalışmamız alkol bağımlısı bireylerin sağlıklı bireylerden farklı bazı uyum
bozucu duygusal şema alanlarına sahip olduğuna işaret etmektedir. Ayrıca alkol
bağımlısı bireylerde bazı emosyonel şema alanlarının alkol ile ilgili inançlarla,
depresyon, anksiyete düzeyleri ve relaps olasılığı ölçek skorları ile ilişkili olması
dikkate değer görünmektedir. Bu alanda yapılacak geniş örneklemli, ileriye dönük
ve tedavi odaklı çalışmalar alkol bağımlılığının etyolojisi ve tedavisine anlamlı
katkılar sağlayabilir
Emotional Schemas and Their Relationship with Clinical Characteristics in Patients with Alcohol Dependence
Background:The emotional schemes were closely linked to the resistance to
change during cognitive behavioral therapy and emphasized the role of
dysfunctional schemes in the resistance to therapy, particularly in anxiety
disorders. In this regard, it may be important to clarify the emotional schemes of
patients with alcohol dependence who are well-known for their resistance to
therapy. Thus, we aimed to determine the dysfunctional emotional schemes and
to investigate the relationships between schemas and some clinical features in
patients with alcohol dependence.
Methods: Sixty patients diagnosed as having alcohol dependence according to
the DSM-IV and admitted to inpatient clinic between 2005-2009 for the treatment
of withdrawal and 30 age-, gender-, and education-matched healthy volunteers
were included in the study. The Leahy Emotional Schema Scale for determination
of dysfunctional schema, the Scale of Beliefs About Alcohol Request, Relapse
Prediction Scale for determination of risk of relapse, as well as the Beck
Depression Inventory and the Beck Anxiety Inventory were used.
Results: Alcohol-dependent patients scored significantly higher than the control
group on "Guilt", "Rumination", "Blame", "Simplistic View of Emotion" and "Duration"
emotional sub-schemas. On the other hand, the scores of “Comprehensibility ",
"Consensus", "Uncontrollability" and "Feelings of Acceptance" emotional
subschemas were found to be significantly lower than those in the control group.
Significant associations were observed between the scores of Scale of Beliefs
about Alcohol Request and Comprehensibility, Guilty and Blame. In addition, there
were significant associations between depression and anxiety severity, Relapse
Prediction Scale and some emotional scheme dimensions.
Conclusion: Our study indicates that individuals with alcohol dependence have some
different maladaptive schemas from healthy controls. In addition, the presence of
significant associations between some emotional schemas and depression and
anxiety levels, the scores of Relapse Prediction Scale and Scale of Beliefs about
Alcohol Request seems to be important. Future prospective and larger sample studies
focused on the treatment of addiction in this area may provide meaningful
contributions to the etiology and treatment of alcohol dependence