The Journal of Neurobehavioral Sciences; 2014;1(1):9-13
Anksiyete Bozukluklarında Tedavisi Sonrasında Qeeg Değişiklikleri: Olgu Serisi
C Taş, H Erensoy, Y İbadi, E Brown, N Tarhan
Üsküdar Üniversitesi, İstanbul
Anksiyete bozuklukları yeni tedavi ve bireye özel izlem stratejilerinin geliştirilmesi gereken heterojen bir hastalık grubudur. Günümüzde biyolojik yaklaşımların psikiyatri
klinik pratiğine aktarılmasına her geçen gün artan bir ilgi olmaktadır. Bu bağlamda kantitatif EEG, diğer nörogörüntüleme yöntemlerine göre değeri görece olarak göz ardı
edilse de oldukça etkin bir araçtır. Bu olgu serisinde, farklı anksiyete spektrum bozukluklarına sahip dört olgunun tedavi öncesi ve sonrası qEEG ölçümlemelerisunulmuştur.
Buna ek olarak, “EEG kordans” değeri olarak tanımlanan, beyindeki yerel kan akımının ve singulat korteks aktivitesinin göstergesi olarak kabul edilen değerlerin, teta frekans
bandındaki sayısal değerleri hesaplanmıştır. Sonuçlara göre, tedavi öncesinde vakalarda frontal bölgede teta ve beta bandında izlenen artış tedavi sonrası normale dönmüştür.
Ayrıca, prefrontal bölgedeki teta kordans değerlerinin tedavi sonucunda %38 oranında azaldığı saptanmıştır. Önceki yapılmış çalışmalar ışığında bu azalma singulat korteks
aktivitesindeki tedavi sonrası azalma ile ilişkili olabilir. Bulguların olası sonuçları makalede tartışılmıştır. Bütün olarak ele alındığında, bu olgu sersi qEEG güç, z-skoru ve
kordans değerlerinin anksiyete bozukluklarında kullanılmasının potansiyel faydalarının altını çizmektedir.
QEEG Related Changes Following the Treatment of Anxiety Disorders: Case Series
Patients with anxiety spectrum disorders are a highly heterogeneous group, requiring new therapeutic strategies and individualized
treatment monitoring. Today, there is a growing interest for implementing biological approaches to clinical practice in psychiatry.
Quantitative EEG is an excellent tool in this regard, though it has been widely underestimated when compared to recent neuroimaging
techniques. In this case series, we presented four cases with a different diagnosis of anxiety spectrum disorder and evaluated their
qEEG changes before and after the treatment. In addition, we also calculated the so-called EEG cordance values as an index of cerebral
perfusion and cingulate cortex activity. According to the results, there appears to be an increase in the frontal beta and theta band in
our cases, which has responded to treatment. In regards to the cordance values, we found that there was a reduction in the prefrontal
regions up to %38 percent following the treatment. Based on previous studies, this may also indirectly suggest reduction in the cingulate
cortex activity. The possible implications of these findings were discussed. Taken together, this case series highlighted the potential use
of qEEG power values, normative z-scores and cordance values in treatment response monitoring of anxiety spectrum disorders.