Cinsel istek, ne yalnızca öznel bir duyumdur, ne de sadece zihinsel bir olaydır, nörofizyolojik ve psikolojik süreçler ile endokrin sistem tarafından oluşturulan bir motivasyon kaynağı ya da içgüdüsel bir durumdur. Cinsel isteğin şiddeti temel olarak bilişsel ve dinamik unsurlar tarafından belirlenir. DSM-IV-TR'de cinsel istek bozuklukları, azalmış cinsel istek bozukluğu ve cinsel tiksinti bozukluğu şeklinde iki alt başlıkta incelenmektedir. Azalmış cinsel istek bozukluğunun kadınlarda erkeklere oranla daha sık görüldüğü belirtilmektedir. Psikojenik cinsel istek bozukluklarının tedavisinde psikodinamik ve bilişsel-davranışçı psikoterapi akımlarından geliştirilmiş yöntemler kullanılmaktadır. Tek tip cinsel istek sorunu yoktur, değişik formlarda klinik görünümler vardır. Klinisyenler, cinsel istek sorunu olan hastalara çeşitli yöntemlerle yardımcı olabilmektedirler.

Sexual desire is not just a subjective sensation nor is this merely a mental event. Sexual desire is a motivational or drive state that is generated by specific neurophysiologic processes in the brain. Sexual desire is primarily determined by cognitive and psychodynamic elements. The sexual desire disorders are classificated as hypoactive desire disorder and sexual aversion disorder in DSM-IV-TR. It is mentioned that hypoactive desire disorder is appears in women. Psychodynamic or cognitive-behavioral psychotherapy methods are used in the treatment of desire disorders. Clinicians can be useful to people with desire problems in a number of ways.