Birçok çalışma, doğumun ve hamileliğin manevi bir deneyim olduğunu ve manevi ve dini inançların hamile kadınların doğuma hazırlanmalarına ve süreçle ilgili korkularının üstesinden gelmelerine yardımcı olabileceğini vurgulamıştır. Bu çalışmada, hamile kadınların manevi iyi oluşlarının, dini tutumlarının ve dini başa çıkma tarzlarının doğum korkusu üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Tanımlayıcı ve kesitsel tipteki bu çalışma, Türkiye'deki bir üniversite hastanesinin kadın hastalıkları ve doğum polikliniğine başvuran, gebeliğinin son üç ayındaki 111 gebe kadın ile yürütülmüştür. Veriler kişisel bilgi formu, Wijma Doğum Beklentisi/Deneyimi Anketi-A, Manevi İyi Oluş Ölçeği, Dini Tutum Ölçeği ve Dini Başa Çıkma Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Verileri analiz etmek için ANOVA, t-testi, Pearson korelasyonu ve hiyerarşik doğrusal regresyon analizi yapılmıştır. Gebe kadınlar arasında doğumla ilgili korku düzeyinin bazı sosyo-demografik özelliklere (çalışma durumu, gelir düzeyi, gebelik haftası ve gebelik sayısı) göre farklılık gösterdiği bulunmuştur (p < 0.05). Gebe kadınların %54,1'inin düşük düzeyde doğum korkusuna sahip olduğu, ancak %1,8'inin klinik düzeyde doğum korkusuna sahip olduğu bulunmuştur. Doğum korkusu manevi iyi oluş, dini tutum ve olumlu dini başa çıkma ile negatif korelasyon göstermiştir. Çalışma durumu, gelir düzeyi, gebelik haftası, gebelik sayısı ve manevi iyilik hali doğum korkusunun anlamlı yordayıcılarıydı (p < 0.05). Bu değişkenler doğum korkusuna ilişkin verilerdeki toplam varyansın %59'unu açıklamıştır. Maneviyatın, dini tutumların ve dini başa çıkmanın doğum korkusunu nasıl etkilediğini anlamak ve bakımı buna göre planlamak, hamile kadınların daha olumlu bir hamilelik ve doğum süreci yaşamalarına yardımcı olabilir ve doğum korkusunu azaltmaya yönelik müdahalelere rehberlik edebilir.

Many studies have emphasized that birth and pregnancy are spiritual experiences, and spiritual and religious beliefs can help pregnant women prepare for childbirth and overcome the fear of the process. In this study, we investigated the effects of spiritual well-being, religious attitudes, and religious coping styles of pregnant women on fear of childbirth. We conducted this descriptive and cross-sectional study with 111 pregnant women in the last three months of pregnancy who applied to the gynecology and obstetrics outpatient clinic of a university hospital in Turkey. The data were collected using a personal information form, Wijma Delivery Expectancy/Experience Questionnaire-A, the Spiritual Well-Being Scale, the Religious Attitude Scale, and the Religious Coping Scale. We conducted ANOVA, t-tests, Pearson’s correlation, and hierarchical linear regression analysis to analyze the data. We found that the level of fear related to childbirth among pregnant women differed based on some socio-demographic characteristics (including employment status, income level, gestational week, and number of pregnancies) (p < 0.05). We found that 54.1% of pregnant women had low fear of childbirth, but 1.8% had clinical fear of childbirth. The fear of childbirth was negatively correlated with spiritual well-being, religious attitude, and positive religious coping. The employment status, income level, gestational week, number of pregnancies, and spiritual well-being were significant predictors of fear of childbirth (p < 0.05). These variables explained 59% of the total variance in the data on the fear of childbirth. Understanding how spirituality, religious attitudes, and religious coping affect the fear of childbirth and planning care accordingly may help pregnant women experience a more positive pregnancy and birth process and guide interventions to reduce the fear of childbirth.