Aşı reddi dünyada giderek büyüyen küresel bir tehdit olmaya devam ederken toplum sağlığını korumak için çalışan sağlık çalışanları bu tehdidi bertaraf edebilmek için farklı çabalar içindedirler. Ebeveynlerin çocukları için aşı reddinde bulunmalarında; tıbbi, dini, kültürel ve çevresel faktörlere bağlı pek çok alt nedenden söz edilmektedir. Çocukluk aşılarının reddedilmesinin alt nedenlerinden birisi de kitle iletişim araçlarından, bilhassa internet tabanlı, özellikle sosyal ağlarda dolaşıma sokulan enformasyonlardır. Ebeveynler, aşılar hakkındaki bilgilere ulaşmak için sosyal medya kanallarına yönelmektedirler. Ebeveynlerin aşıyı kabul etmesinde veya reddetmesinde sosyal medya platformlarının yadsınamaz etkileri söz konusudur. Bu çalışmada, çocukluk aşılarını reddeden ebeveynlerin kitle iletişim araçlarından özellikle internet tabanlı sosyal medya ağlarından nasıl etkilendikleri ele alınarak bunlara yönelik sağlık çalışanlarının ebeveynleri ikna etmeye yönelik çalışmaları ve çözüm önerileri konu edilmiştir. Araştırma, Uşak Üniversitesi Etik Kurulu’nun 06.05.2021 tarihli ve 2021-104 sayılı kararıyla başlatılmıştır. Saha araştırması, yarı yapılandırılmış soru formlarının kullanıldığı nitel görüşmelerle yapılmıştır. Fenomenoloji deseninin kullanıldığı çalışmada, kartopu örneklem modeli tercih edilmiş, veriler tematik analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Çalışma sonunda; Aile Sağlı Merkezi (ASM) çalışanları, kitle iletişim araçlarının, özellikle de sosyal medyanın aşılarla ilgili yaptığı olumsuz kampanyaların ve internet ortamında dolaşan dezenformasyonun aşı retlerini arttırdığını söylemişlerdir. ASM çalışanları, bilgi kirliliğinin önüne geçilmesi noktasında internet medyasının (sosyal medya, bloklar, kişisel sayfalar, web siteleri) denetlenmesi gerektiğini, fenomenlerin paylaştığı iletilerin kitlesel manipülasyonlara sebep olmaması için yasal prosedürlerinin, cezai yaptırımların yerine getirilmesini ifade etmişlerdir.

While vaccine hesitancy continues to grow as a global threat to public health, healthcare professionals working to protect community health are engaged in various efforts to mitigate this threat. Among the reasons parents refuse childhood vaccines, many underlying factors are attributed to medical, religious, cultural, and environmental influences. One of the contributing factors to the rejection of childhood vaccines is the information disseminated through mass media, particularly on internetbased platforms, especially on social networks. Parents often turn to social media channels to access information about vaccines. The undeniable influence of social media platforms on parents' acceptance or rejection of vaccines cannot be underestimated. This study examines how parents who refuse childhood vaccines are influenced by mass media, particularly internet-based social media networks, and discusses the efforts and solutions proposed by healthcare professionals to convince parents. The research was initiated with the approval of the Usak University Ethics Committee under decision number 2021- 104 dated May 6, 2021. Field research was conducted through qualitative interviews using semi-structured questionnaires. In this study, employing a phenomenological design, a snowball sampling model was preferred, and the data were analyzed using thematic analysis. At the conclusion of the study, Family Health Center (FHC) employees stated that mass media, especially social media, and the misinformation circulating on the internet have contributed to the increase in vaccine hesitancy. FHC employees expressed the need for regulating internet media (social media, blogs, personal pages, websites) to combat information pollution and emphasized the importance of implementing legal procedures and penalties to prevent mass manipulation resulting from the dissemination of messages by influencers.