Nöropsikiyatri Arşivi; 2022;59(2):98-104
Batı Türkiye’de İdiyopatik Parkinson Hastalığının Prevalansı ve Klinik Özellikleri
S Güler, A Caylan, FN Turan, N Dağdeviren
Trakya Üniversitesi, Edirne
Amaç: Edirne ve çevresini kapsayan Türkiye’nin batı bölgesindeki İdiyopatik Parkinson Hastalığının (İPH) prevalansını ve risk faktörlerini belirlemeyi amaçladık. Yöntem: Bu çalışmada iletişim kurabilen ve çalışmaya katılmayı kabul eden 9887 kişi değerlendirildi. Veriler, Edirne ve ilçelerinde rastgele seçilen 30 aile sağlığı merkezinde yaşayan gönüllülerden 53 sorudan oluşan yüz yüze ankete cevap verilerek elde edildi. Anket demografik bilgileri, olası eşlik eden durumları değerlendirmeye yönelik soruları ve İPH tanısında kullanılan semptomatolojiye ilişkin soruları içeriyordu. Anketin ardından İPH tanısı alan hastalarda hastalık şiddetini değerlendirmek için Birleşik Parkinson Hastalığı Değerlendirme Ölçeği (UPDRS) ve Hoehn ve Yahr ölçeği (HY) klinik derecelendirme ölçeği ile IPH derecesinin belirlenmesi planlandı. Bulgular: Edirne ve ilçelerinden elde edilen anket sonuçlarına göre 9887 kişiden 118’ine İPH tanısı kondu ve İPH prevalansı %1,2 idi. İPH’li hastaların yaklaşık %58,4’ü erkek, %41,6’sı kadındı ve cinsiyetler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. (p=0,214). İPH tanısı alan hastalarda idrar yapma güçlüğü, anksiyete, depresyon, yorgunluk, REM uyku davranış bozukluğu, uykuya dalma veya uykuda kalma gibi nonmotor belirtiler de incelendi. Olguların %45,7’sinde, kontrol grubunda ise %4,3’ünde depresyon tespit edildi (p=0,001). Olguların %46,8’in de ve kontrol grubunda ise %3,5’inde yorgunluk belirlendi (p=0,002). Sonuç: İPH prevalans çalışmaları toplumda farkındalığı artıracak, erken tanı ve tedaviyi sağlayacak, yaşam beklentisinin artması, morbiditenin azaltılması ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için bir temel oluşturacaktır.
Prevalence and Clinical Features of Idiopathic Parkinson’s Disease in Western Turkey
Introduction: We aimed to determine the prevalence and risk factors of idiopathic Parkinson’s disease (IPD) in Western Turkey, which encompasses Edirne and its surrounding districts. Methods: In this study, 9887 individuals, able to communicate and agreed to participate in the study, were evaluated. The data was obtained by answering a face-to-face questionnaire consisting of 53 questions from volunteers living at 30 randomly selected family health centers in Edirne and its counties. The questionnaire included demographic information, questions to evaluate potential concomitant conditions, and questions regarding the symptomatology used in IPD diagnosis. Following the questionnaire, it was planned to determine the degree of IPD with the Unified Parkinson’s Disease Rating Scale (UPDRS) and the Hoehn and Yahr scale (HY) clinical rating scale in patients diagnosed with IPD to assess disease severity in patients diagnosed with IPD Results: Of the 9887 individuals, 118 were diagnosed with IPD according to the questionnaire results from Edirne and its districts, and the prevalence of IPD was 1.2%. Approximately, 58.4% of the patients with IPD were male and 41.6% were female, which was not significantly different (p=0.214). Non-motor symptoms such as difficulty urinating, anxiety, depression, fatigue, REM sleep behavior disorder, and difficulty falling asleep or staying asleep were also examined in patients diagnosed with IPD. Depression was identified in 45.7% of the cases, while the control group was 4.3% (p=0.001). Fatigue was identified in 46.8% of the cases and control group was 3.5% (p=0.002). Conclusions: IPD prevalence studies will increase the awareness in the community and provide early diagnosis and treatment as well as serve as a basis to increased life expectancy, reduce morbidity, and improve life quality.