Politik Psikoloji Dergisi; 2021;1(2):101-125
Politik Bir Eylem Olarak Ruanda Soykırımının Psikopatolojisi
AS Kurt
Üsküdar Üniversitesi, İstanbul
Bu makalede birçok bilim insanın analizinden yola çıkılarak, son yüzyılda 262 milyondan fazla insanın hayatına mal olan soykırım eylemi incelenmiştir. Bu bağlamda failler, seyirciler ve kurtarıcılar arasındaki zihinsel ve duygusal özellikler ele alınmış olup, kişisel ve sosyal kimlik arasındaki farklılıkların savaştaki bu bölünmeleri nasıl açıkladığı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Soykırım reddinin yol açabileceği tehlikeli etkilerden bahsedilirken, mağdurlar üzerinde bıraktığı psikolojik yaralara değinilmiştir. Özellikle soykırıma dâhil olan grupların ve ideolojilerin psikolojisine atıfta bulunulmuştur. Fikirlerin ve inançların grupların oluşumunda ve politik eylemlerde oynayabileceği öncü rol açıklanamaya çalışılmıştır. Bion, Neri ve Anzieu’nun çalışmalarına atıfta bulunarak, grup tarafından başlatılan toplu katliamlarda grup düşleminin siyasi ve psikolojik önemi incelemiştir. Bu makalede “fikir” kavramı liderin yerine geçmiştir; böylelikle yalnız Freud’un “Grup Psikolojisi ve Ego Analizi”ndeki “lider” perspektifinden yola çıkılarak değerlendirmelere başvurulan “soykırım psikolojisine” yönelik sınırlı bakış açısının dışına çıkılması amaçlanmıştır. Son olarak DSM-V tanı kriterleri ve psikologların görüşleri ele alınarak, soykırımın mağdurlar üzerinde bıraktığı izler ve iyileşme süreçleri değerlendirilmiştir.
The Rwanda Genocide’s Psychopathology As A Political Action
The act of genocide, which claimed the lives of more than 262 million people during the twentieth century, is examined in this article. It was explored in this context how the mental and emotional traits of perpetrators, onlookers, and rescuers differ, and how these distinctions in personal and social identities explain these divisions in battle. While discussing the dangers of genocide denial,the psychological wounds it inflicted on its victims were brought up. The
psychology of the organizations and ideologies involved in the genocide was
examined in detail. Ideas and beliefs can play a significant impact in the
establishment of groups and political movements. He drew on the work of Bion,
Neri, and Anzieu to analyse the political and psychological relevance of group
phantasy in group-initiated mass killings. It is the goal of this essay to move
beyond Freud’s “Group Psychology and Ego Analysis,” which evaluates
“genocide psychology” just from the “leader” perspective, to examine the
concept of “idea.” After that, the DSM-V diagnostic criteria and the viewpoints
of psychologists were addressed, and the traces of the genocide on the victims and
their recovery processes were assessed.