Klinik Psikiyatri Dergisi; 2019;22(1):48-56
Bipolar bozukluk tanılı hastalarda cinsel işlevler ve prolaktin düzeyleri
R Nazik Yüksel, E Tatlıdil Yaylacı, H Kaya, G Erzin, EM Akdağ, ADemirci, Ç Aydemir, E Göka
Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ankara
Amaç: Duygudurum dengeleyici ve antipsikotik ilaçların
cinsel işlevlerle ilgili yan etkileri olduğu bilinmektedir.
Bununla birlikte hastalar genellikle bu yakınmaları
hakkında konuşmaktan kaçınırlar ve cinsel işlev bozuklukları, hastaların kendi kendilerine doz azaltmalarına ya
da tedaviyi bırakmalarına sebep olabilir. Bu çalışmada,
remisyon dönemindeki bipolar bozukluk hastalarının ilaç
tedavileri ve prolaktin düzeylerini dikkate alarak cinsel
işlevlerini değerlendirmeyi amaçladık. Yöntem: Çalışmaya DSM-IV kriterlerine göre bipolar bozukluk tanısı
alan 52 hasta dâhil edildi. Hastaların prolaktin düzeyleri
ölçüldü. Cinsel disfonksiyonu değerlendirmek için,
Golombok Rust Cinsel Doyum Ölçeği (GRCDÖ) kullanıldı.
Bulgular: Prolaktin düzeyleri ortalaması kadın ve erkekler için sırasıyla 24.71 ± 4.25 ve 19.96 ± 5.52 ng/ml idi.
Duygudurum dengeleyici (DD) ve duygudurum dengeleyiciye ek antipsikotik (AP) alanlar arasında prolaktin
seviyeleri farklıydı (p<0.001). Toplam GRCDÖ puanları
DD ve DD+AP tedavi grubunda farklı değildi. Toplam
GRCDÖ ile prolaktin seviyeleri arasında korelasyon yoktu.
Kadınlarda dokunma, doyum, anorgazmi, erkeklerde
prematür ejakülasyon, empotans ve doyum alt ölçeklerinde bozulma mevcuttu. Sonuç: Çalışmamızda,
remisyondaki kadın ve erkek bipolar bozukluk hastalarında cinsel disfonksiyonlar mevcuttu. Prolaktin seviyeleri
cinsel disfonksiyonu yansıtmakta yeterli bulunmadı.
Bipolar bozuklukta tedavi uyumunu arttırmak için, DD ve
AP kullanan hastalarda cinsel işlevlerin dikkate alınması
gerekmektedir
Sexual functions and prolactin levels in patients with bipolar disorder
Objective: Mood stabilizers and antipsychotic drugs are
known to have adverse effects on sexual function.
However, patients often refrain from speaking about sexual complaints that may cause dose reduction and discontinuation of the drug without medical supervision. In
this study we aimed to evaluate sexual functions of
patients with bipolar disorder in remission period, considering prolactin levels and medications. Method: We
recruited 52 patients with bipolar disorder in remission
according to DSM-IV diagnostic criteria. Prolactin levels
were measured in all patients. The Golombok Rust
Inventory of Sexual Satisfaction (GRISS) was used to
assess sexual dysfunction. Results: Mean prolactin levels
were 24.71 ± 4.25 and 19.96 ± 5.52 ng/ml respectively for females and males. Patients taking mood stabilizer
(MS) and mood stabilizer plus antipsychotic (AP) treatment had different prolactin levels (p<0.001). Total
GRISS scores were not different for MS and MS+AP
treatment groups. We didn't find a correlation between
Total GRISS scores and prolactin levels. There was a significant deterioration in female non-sensuality, female
dissatisfaction and anorgasmia subscales of female
patients and significant deterioration in premature ejaculation, impotence and male dissatisfaction subscales
of male patients. Discussion: In our sample, both men
and women patients with bipolar disorder in remission
have sexual dysfunctions. Our results suggest that prolactin levels are not sufficient to demonstrate the sexual
dysfunction. To enhance patient compliance it is necessary to focus more on sexual symptoms of patients
receiving MS and AP treatment.