Türk Psikiyatri Dergisi; 2000;11(3):190-197
İrritabl kolon sendromunda aleksitimi
K Sayar, M Solmaz, S Trablus, M Öztürk, B Acar
Amaç: İritabl Kolon Sendromu (İKS) gastroenteroloji polikliniklerinde konulan en yaygın tanılardan biridir ve sıklıkla bir psikiyatrik bozuklukla birlikte görülmektedir. Depresyon, anksiyete ve somatizasyon en yaygın olarak bulunan bozukluklardır. İşlevsel bir gastrointestinal bozukluk olarak değerlendirilen İKS’da aleksitimi yaygınlığını araştıran çalışmalar çok azdır ve bunlarda günümüzde geçerli bir aleksitimi ölçme aracı olan Toronto Aleksitimi Ölçeği (TAÖ) kullanılmamıştır. Bu çalışmanın amacı İKS’da bir kontrol grubu kullanarak aleksitiminin yaygınlığını araştırmaktır.
Yöntem: Bir genel hastanenin gastroenteroloji polikliniğine başvuran ve İKS tanısı alan 28 hasta, cinsiyet, eğitim ve yaş açısından türdeş 20 sağlıklı kontrol ile özbildirim ölçekleri kullanılarak aleksitimi, depresyon ve anksiyete semptom düzeyleri açısından karşılaştırılmıştır.
Bulgular: İKS hastaları aleksitimi, depresyon ve anksiyete ölçeklerinde sağlıklı kontrollere göre anlamlı ölçüde yüksek puan almıştır. Toronto Aleksitimi Ölçeği alt ölçekleri arasında yapılan karşılaştırmada; İKS hastalarının duygularını ve bedensel duyumlarını tanıma, duygularını söze dökebilme ve hayal kurma konularında sağlıklı kotrollere göre daha fazla güçlük çektikleri bulunmuştur.
Sonuç: İKS hastalarında depresyon ve anksiyete belirtileri yaygındır. Aleksitiminin de İKS hastalarında önemli bir kişilik özelliği olduğu anlaşılmaktadır. Duygularını ve bedensel duyumlarını tanıma, ifade etme ve hayal kurma açısından İKS hastaları bir zorluk yaşamaktadırlar. Aleksitimik özelliğin bu hastalarda hipokondriak tutumları ve somatize etme eğilimini artırdığı düşünülebilir.
Alexithymia in Irritable Bowel Syndrome
Objective: Irritable bowel syndrome (IBS) is one of the most frequent diagnosis in gastroenterology clinics and is frequently accompanied by a comorbid psychiatric disorder. Depression, anxiety and somatization are the most common disorders found. Diagnosis of this syndrome is generally made when no apparent organic, anatomical or underlying physiological cause for the symptoms can be identified. Although alexithymia was defined as a personality trait in psychosomatic patients, there is paucity of data on the prevalence of alexithymia in IBS. The aim of this study was to assess the prevalence of alexithymia in IBS patients by comparing with a healthy control group.
Method: Twenty-eight patients referred to the gastroenterology outpatient clinics of a general hospital and 20 age, sex and education matched controls were compared in terms of measures of alexithymia, depression and anxiety symptoms with the aid of self-report scales.
Results: IBS patients scored significantly higher than healthy controls on the measures of alexithymia, depression and anxiety. The total alexithymia score was not related to anxiety or depression. Subscale analysis of the Toronto Alexithymia Scale revealed that IBS patients have greater difficulty than healthy controls in identifying feelings and bodily sensations and expressing their feelings as well as in day dreaming.
Conclusion: Depression and anxiety symptoms are prevalent in IBS. Alexithymia is also revealed to be a significant personality trait of IBS patients. Difficulty in identifying and communicating feelings may predispose IBS patients to somatization and hypochondriasis. It is well documented that greater psychopathology accounts for the illness behavior in IBS patients. It may be speculated that alexithymia contributes to the amplification of bodily sensations in irritable bowel syndrome.