Ölümcül bir hastalık olan kanser hastalarında akut psikolojik sorunlar beklenmektedir; ölüm, ağrı, başkalarına bağımlılık, yetersizlik, beden işlevleri ve algısında değişiklikler gibi. Çoğunda başlangıçta yaşanan krizin ardından uyum gelir. Hastaların önemli bir kısmında, uyum yeterlidir ve sıkıntı giderilebilir boyuttadır; ama bazıları bunu başaramaz. Patolojik tepkilerin nedenlerini anlamak önemlidir. Hekimler ve diğer sağlık personelinin kaygısı ile bunun, kişisel ve çalışma yaşamlarına etkisi de önemlidir. Onkolojik kararlar özel güçlükler taşır ve tedavi kararlarını almak konusunda bazı kişisel baskılar bulunur. Hastaların gerçeğe uygun olmayan beklentileri de ek sıkıntı kaynağıdır. Hekimler genellikle kaygıları ile başedebilmektedir. Liyezon psikiyatrisi çalışmaların sıkıntısını azaltmakta etkili olabilir.

Acute psychological distress is to be expected as a patient confronts the implication of cancer as a fatal disease; death, pain, dependence on others, disability, disfigu- ring changes in the body, and loss of function. The initial crisis is just the first of many, each requiring resiliency and rapid adaptation. Most patients cope adequately, keeping distress in a manageable range; but some can not. Understanding causes of pathologic reactions is important. Stresses on physicians and the staff and the effect of these stresses on their personal and professional life are important too. The practice of oncology brings special strains and some personal distress that are inherent in confronting decisions about treatment. The impact of patients' unrealistic expectations are additional source of stress. Physicians generally tolerate work stresses well. Liaison psychiatry may be effective in decreasing staff stress.