Amaç: Bu çalışmanın amacı alanyazında güncel bir yaklaşım olan depresyonun üstbilişsel modelini, kültürümüzden toplanmış bir veri seti üzerinde, yapısal eşitlik analizi aracılığı ile incelemektir. Yöntem: Araştırmanın örneklemini 305 üniversite öğrencisi oluşturmaktadır. Katılımcıların; ruminasyonlarına, ruminasyona ilişkin olumlu inanışlarına (olumlu inanışlar), ruminasyonun kontrol edilemez ve zararlı olduğuna ilişkin olumsuz inanışlarına (olumsuz inanışlar-1), ruminasyonun kişilerarası ve sosyal sonuçlarına ilişkin olumsuz inanışlarına (olumsuz inanışlar-2), bilişsel güvensizlik ve depresif belirti düzeylerine ait verileri elektronik ortamda toplanmıştır. Bulgular: Analiz sonuçları, modelin veriye uyum sağlayabilmesi için çeşitli düzeltme önerileri sunmuştur. Kuramsal olarak uygun bulunan bu değişikliklerin ardından, düzenlenmiş model veriye çok daha iyi uyum sağlamıştır. Buna göre, olumlu inanışlar ruminasyon, olumsuz inanışlar-1 ve olumsuz inanışlar-2 aracılığıyla depresif belirtileri yordamaktadır. Olumsuz inanışlar-1 ve olumsuz inanışlar-2 değişkenleri ayrıca, ruminasyon ile depresif belirtiler arasındaki ilişkiye kısmen aracılık etmektedir. Bunların yanı sıra, depresif belirtilerin açıklanması ile bağlantılı tüm bu süreç, bilişsel güvensizlikteki değişimi de anlamlı olarak açıklamaktadır. Sonuç: Elde edilen bulgular, depresyonun üstbilişsel modeline ilişkin temel bileşenlerin kültürümüzde de geçerli olduğunu destekler yöndedir.

Aim: The aim of the present study is to test the metacognitive model of depression in a Turkish sample using structural equation modeling. Method: A total of 305 university students participated in this study. The data concerning the levels of rumination, positive beliefs about rumination (positive beliefs), negative beliefs about uncontrollability and harm of rumination (negative beliefs-1), negative beliefs about interpersonal and social consequences of rumination (negative beliefs-2), lack of cognitive confidence, and depression was collected using a web-survey method. Results: The results indicated a number of necessary modifications that are needed in order to obtain a good fitting model for the data. The implementation of these theoretically consistent modifications resulted in a good fitting modified model. Accordingly, positive beliefs predicted depressive symptoms by means of rumination, negative beliefs-1, and negative beliefs-2. Negative beliefs-1 and negative beliefs-2 partially mediated the relationship between rumination and depression as well. In addition, the whole process with regard to the elucidation of depressive symptomatology significantly explained the change in the level of cognitive confidence. Conclusion: Overall, the findings obtained from the present study support the validity of the basic components of the metacognitive model of depression in a Turkish sample.