Nöropsikiyatri Arşivi; 2021;58(2):121-127
Göçmen Kamplarında ve Yerli Nüfusta Uyuşturucu Kullanımı: ŞanlıurfaÖrneklemi
M N İlhan , İE Ertek , MG Gözükara , Ö Akıl , P Ursu ,T Ergüder , S Polat , MY Şimşek , M Aktaş , ÖB Gazanfer ,SÖ İlhan , H Kaptan
Gazi Üniversitesi, Ankara
Amaç: Türkiye, en fazla Suriyeli mülteci nüfusunu barındıran ülkedir.
Bu çalışmada; Şanlıurfa il merkezinde yaşayan yerel halk ile göçmen
kampında yaşayan mültecilerde tütün, alkol ve madde kullanımının
yaygınlığının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Kesitsel epidemiyolojik tipteki bu çalışmaya; göçmen
kamplarında yaşayan mültecilerden 4040 (%67) ve şehir merkezinde
yaşayan yerel halktan 2001 (%33) kişi olmak üzere toplam 6041
kişi alınmıştır. Yüz yüze yapılan görüşmeler Arapça bilen anketörler
tarafından yapılmış bunun sağlanamadığı durumlarda ise görüşmeye
tercümanların katılımı sağlanmıştır. Yapılan görüşmelerde daha
önce ülkemizde madde bağımlılığı taramalarında kullanılan anket
formu kullanılmıştır. Seçilen örneklem sayısına göre Türkiye İstatistik
Kurumu’ndan adrese dayalı seçilen ilçelerden oransal dağıtımla haneler
seçilmiştir. Göçmen kamplarında ise örneklem sayısına göre rasgele
sayılar tablosu kullanılarak seçilen çadırlarda görüşmeler yapılmıştır.
Bulgular: Tütün kullanım oranı kamplarda %22,3 (n=902) merkezde
%33,5 (n=670) bulunmuştur. Yaşam boyu alkol kullanım yaygınlığı
kamplarda % 0,2, merkezde ise %3,5 olarak bulunmuştur. Yaşam boyu
madde kullanım yaygınlığı kamplarda %2,6, merkezde %4,3 olarak
bulunmuştur. En yaygın kullanılan madde türü esrardır. Kamplarda
madde kullananların %45,7’si erkek, %54,3’ü kadınken; merkezde bu
oranlar sırasıyla %64,4 ve %35,6 olarak bulunmuştur.
Sonuç: Türkiye’de alkol ve madde kullanım oranları dünyadaki
çoğu ülkeye kıyasla düşüktür. Madde kullanım oranı il merkezinde
yaşayanlarda mülteci kamplarında yaşayanlardan daha yüksektir. Madde
kullanımı, mülteciler de dahil olmak üzere toplumun her kesimini
ilgilendiren önemli bir ruh sağlığı sorunudur. Madde kullanımıyla
ilişkili özelliklerin ve tutumların belirlenmesi, koruyucu önlemlerle ilgili
politikaların geliştirilmesine yardımcı olabilir
Substance Use in Refugee Camps and Local Community: Şanlıurfa Sample
Introduction: Although substance use has increased in recent years in
Turkey, it is still lower than in other European countries. Turkey is home
to the largest Syrian refugee population. In this study, it was aimed to
evaluate the prevalence of tobacco, alcohol, and substance use among
local people living in city centers and refugees living in refugee camps
in Sanliurfa.
Methods: The study was based on a cross-sectional epidemiologic survey
conducted with a total of 6041 people, 4040 (67%) from camps and 2001
(33%) from districts. Face-to-face interviews were accompanied by local
interviewers or interpreters who spoke Arabic, and a survey form used
in our country for drug addiction screening was used. According to the
number of samples selected, households with proportional distribution
were chosen from the districts, which were selected from the address
based from Turkish Statistical Institute. In the refugee camps, interviews
were conducted in tents selected using a random numbers table
according to the number of samples.
Results: The lifetime prevalence of tobacco use was 22.3% (n=902) in the
camps, whereas in the districts this rate was 33.5% (n=670). The lifetime
prevalence of alcohol use was found as 0.2% in the camps and 3.5% in the
districts. The lifetime prevalence of substance use was found as 2.6% in
the camps and 4.3% in the districts. The most commonly used substance
type was cannabis. Some 45.7% of the people who used a substance in
the camps were male and 54.3% were female. In districts, these rates
were 64.4% and 35.6%, respectively.
Conclusion: Alcohol and substance use rates are low in Turkey compared
with most countries in the world. Substance use in the city center is
higher than in refugee camps in Sanliurfa. Substance use is a significant
mental health problem that concerns every community including
refugees. Identifying characteristics and attitudes related to substance
use may help to improve policies regarding protective measures.