Türk Psikoloji Yazıları; 2018;21(42):1-13
Güvensiz Bağlanma Neden Yaygın? Bir Erken Uyarı ve Uzaklaşma Sistemi olarak Güvensiz Bağlanma
E Sakman, N Sümer
Bilkent Üniversitesi, Ankara
Bağlanma yazınının güvenli bağlanmanın yararlarını, güvensiz bağlanmanın ise olumsuz sonuçlarını gösteren araştırma bulgularıyla dolu olmasına karşın, bütün kültürlerde hem çocukların hem de yetişkinlerin neredeyse yarısının
güvensiz bağlandığı bilinmektedir. Bu durum bağlanma paradoksu olarak adlandırılmıştır. Bağlanmayı evrimsel
açıdan ele alan ve birbirini tamamlayan iki yaklaşım, güvensiz bağlanma yönelimlerinin farklı çevresel koşullar
altında ayırt edici ve uyumu kolaylaştıran bir işlev üstlendiğini öne sürerek bu paradoksu açıklamıştır. Bağlanmanın
yaşam geçmişi modelleri, güvensiz bağlanmanın sert ekolojilerde artan üreme uygunluğuna vesile olabileceğini öne
sürerken, sosyal savunma kuramı güvensiz bağlanmanın öngörülemeyen tehdit durumlarında grubun hayatta kalma
şansını arttırdığı varsayımına dayanır. Bu derlemenin amacı güvensiz bağlanmanın hangi koşullar altında uyumlayıcı
olabileceğini savlayan bu iki yaklaşımı ve bu kapsamda yapılan araştırmaları derlemek ve Türkçe yazına kazandırmaktır.
Why is Insecure Attachment Prevalent? Insecure Attachmentas an Early Alarm and Escape System
The immense literature on attachment is dominated by an abundance of findings highlighting the benefits of secure
attachment and the adverse outcomes associated with insecure attachment, yet nearly half of the population is consistently found to be insecurely attached. This poses an interesting conundrum, recently named as the attachment paradox.
Two distinct but complementary evolutionary perspectives to attachment have put forward a solution to this paradox by
proposing that different attachment tendencies offer distinct adaptive advantages contingent to different environmental
conditions. The life history models of attachment argue that insecure attachment leads to increased reproductive fitness
in harsh ecologies and the social defense theory complements this framework by positing that insecure attachment
enhances chances of group survival under conditions of imminent threat. The aim of this article is to review these two
perspectives investigating the conditions under which insecure attachment can be adaptive and the studies carried out
within their framework, and present them to the Turkish literature.