Majör depresif bozukluk; davranışsal, duygulanımsal, bilişsel ve bedensel semptomları içerir. Günümüzde ruh hastalıklarının sınıflandırılmasında tıbbi yaklaşıma önem verilmektedir; ancak hastalıkların nedenlerini bütüncül olarak anlayabilmek için erken dönem deneyimlerin ele alınması gereklidir. Kişilerarası Psikoterapi (KPT) erken dönem yaşantılara odaklanır ve kaygı dinamikleri üzerine vurgu yapar. İlk kişilerarası deneyim olan anne ve bebek arasındaki duygusal uyumun kaygı ile başa çıkma üzerinde önemli bir etkisi vardır. KPT, annenin çocuğun kaygı tansiyonunu rahatlatması ve ihtiyaç gerilimini doyurması gerektiğini öne sürer. Eğer bu olmaz ya da kötücül yollarla olur ise, çocuğun bir bağlanma problemi olan kopmayı yaşaması beklenmektedir ve bu durumun ileriki yaşlarda psikolojik bozukluklara yol açabileceği öngörülmektedir. Bir hastadaki semptomların şiddeti süreğen kişilik özellikleri ile de ilgilidir; ancak KPT bunu ele almaz. Bu amaçla, psikanalitik yaklaşımda ele alınan kişilik organizasyonu çeşitleri, KPT ile entegre edilmiştir. Buna göre nevrotik, sınır durum ve psikotik kişilik organizasyonları bulunmaktadır. Sınır durum örgütlenmiş kişilikler, şiddetli bir kaygı durumunda psikotik olanlara benzer şekilde davranırlar. Bu çalışmada, majör depresif bozukluğu ve psikotik semptomları olan bir vaka ele alınmıştır. İlgili vaka, erken dönem yaşantıları ve güncel kritik olayları çerçevesinde sunulmuştur. Vaka formülasyonu ve tedavi süreci iki teorinin entegre edilmesi ile detaylandırılmıştır. Son olarak, terapötik çıkarımlar tartışılmıştır.

Major depressive disorder is characterized by behavioral, affective, cognitive and somatic symptoms. Nowadays, medical approach for mental disorders is given importance in classification systems; however, to fully comprehend the reasons of the symptoms, early life experiences should unfold. Interpersonal therapy (IPT) focuses on early life period and puts a great emphasis on the dynamics of anxiety. The first interpersonal relation, mother-infant attunement, has profound effect in coping with anxiety. IPT speculates that the mother could be capable of relieving tension of anxiety and satisfying tension of needs in a child. If this cannot occur or occur in malevolent ways, the infant is expected to develop detachment, which may lead to psychological disorders in later life. The severity of symptoms in a patient is also associated with the enduring personality characteristics; however, IPT avoids it. Personality organization types in psychoanalytic approach are integrated to compensate for the avoidance of IPT regarding personality. Accordingly, there are neurotic, borderline and psychotic personality organizations. Borderline organized ones may behave similar to psychotic ones if they face with severe anxiety. A case with major depressive disorder coupled with psychotic symptoms is reviewed in the current study. The case is presented with the effects early life events and current critical incidences. Formulation and treatment course are elaborated in light of the integration of two theories. Lastly, the implications are discussed.